friendly forum
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

friendly forum

This forum is just for me and my friends
 
AnasayfaAramaLatest imagesKayıt OlGiriş yap

 

 17 Ağustos Depremi Hakkında ilginç teoriler

Aşağa gitmek 
YazarMesaj
FriiDdhanN
Admin
Admin
FriiDdhanN


Mesaj Sayısı : 52
Kayıt tarihi : 14/08/07

17 Ağustos Depremi Hakkında ilginç teoriler Empty
MesajKonu: 17 Ağustos Depremi Hakkında ilginç teoriler   17 Ağustos Depremi Hakkında ilginç teoriler Icon_minitimeC.tesi Ağus. 25, 2007 9:37 pm

17 Ağustos Depreminin Perde Arkası
Saat gecenin üçüydü ve insanlar can havliyle kendilerini evlerinden disari atarken sanki bir kiyameti yasiyor gibiydiler. Belkide insanlarin çogu, ölümün kendilerine ne denli yakin olabilecegini ilk defa bu denli yakindan gördüler.

Donanma komutanliginin görkemli devir teslim törenine mütakip,deprem hiç beklenmedik bir zamanda, ansizin çikagelmisti. Iki firkateyni gece boyunca aydinlattigi orduevi yerle bir oldu. Milyarlarca liralik havai fiseklerin aydinlattigi Gölcük semalari bir kaç saat sonra bilimadamlarinin "deprem isimasi" dedikleri ancak hala ne oldugu tam olarak anlasilamayan bir "sey"le aydinlandi. Bir kaç saat sonra, o unutulmaz ugultunun ardindan bütün Türkiye derin uykusundan uyandi.
Binalar birbiri ardina devrilirken, ölüm binlerce insani ayni anda yakaliyordu. Devlet hazirliksiz yakalanmisti. Binlerce insan, teknik yetersizlikten ötürü enkazlarin altinda günlerce bir kurtarici beklerken öldüler. Kisa süre sonra kamuoyu hummali bir tartismanin içinde buldu kendini. Binalarin depreme dayanikli yapilmayisi, fay hattinin üzerine yerlesim alanlarinin kurulmasi gibi argümanlar sikça duyulan seylerdi. Televizyon kanallari tartisma programlarini depreme ayiriyorlardi. Bu sirada deprem anini yasayan insanlar depremle ilgili enteresan seyler söylemeye basliyor; kamuoyu tam olarak anlam veremesede iddialari can kulagiyla dinliyordu. Enkazdan kurtarilan bir bayan Ali Kirca'nin yönettigi Siyaset Meydaninda sunlari söylüyordu. "O gece ne oldugunu bilmiyorum ama bildigim bir sey varki bu depremden farkli bir seydi. " Iddialara yenileri ekleniyordu. Depremden hemen önce Gölcük'ten Avcilar'a kadar genis bir alanda görülen "ates topu" ile ilgili bilimsel bir açiklama yapilamiyordu.Bazi bilimadamlarinin görülen ates topunun "deprem isimasi" oldugunu söylemelerine ragmen, neden diger depremlerde de benzeri bir isima yasanmadigi sorusunun cevabi net olarak verilemiyordu. Öyle olsa bile, bu da sadece bir tezdi ve geçerliligi de en fazla diger tezler kadardi. Bu arada depremin neredeyse iki hafta önce elime geçen bir dergide yer alan ifadeler oldukça ilginçti.

Depremin merkez üssünün Gölcük Donanma Komutanligi oldugunun resmen açiklanmis olmasi, dergide yer alan ifadeleri daha da sasirtici kiliyordu. Depremin merkez üssünün Türkiye Cumhuriyeti'nin bagmsizliginin sembolü olan bir askeri üs olmasi kuskusuz ilginçti.

Furkan dergisinin Temmuz sayisinda, yer alan ifadeler aynen söyleydi: "Mesela basina verilmeyen, ancak istihbarat kapsaminda edindigimiz bilgilere göre, Gölcük askeri tesislerinde oldukça garip olaylar meydana gelmektedir. Kapilar kendi kandine açilmakta, mühimmat depolari içinde, siyahi ziyaretçiler görülmekte, arabalar durduk yerde çalismakta..." Bu dergide yer alan ifadeler, depremden tam bir ay önce yazilmisti.
Gölcükte neler oluyordu.? Kocaeli depremi dogal bir afetmiydi.? Yoksa suni yaratilmis olabilirmiydi.? Bu konuda hemen deprem sonrasi bir takim teoriler ortaya atilmaya baslandi. Kimine göre Ruslar bomba patlatmisti ve buda depreme neden olmustu. Kimileride Yugoslavya'ya atilan bombalarin yerkabugunun dengesini bozmasi sebebiyle depremin gerçeklestigi söylüyordu. Hatta bazilarina göre bu isi PKK bile yapmis olabilirdi. Nitekim CNN televizyonu Basbakan Bülent Ecevit ile yaptigi bir röportaj sirasinda böyle bir soruyu sormakta herhangi bir beis görmedi. Kimide bunun baska bir terorist örgütün isi oldugunu veya uzay arastirmalarinin bir parçasi oldugunu söylüyordu.

Ancak bu teoriler arasinda en akla yatkin olan Feture Times'da yayinlana arastirma dizisinde yer alan hikayeydi. Bu seneryoya göre, San Andreas fay hattinda meydana gelebilecek büyük bir depremin Amerikan ekonomisine çok büyük zarar verecegini bilen ABD, yer kabugundaki degisimleri izliyerek, daha deprem olusmadan tektonik katmanlar arasinda artan basinci degisik noktalardan patlatip bosaltarak, büyük depremi küçük depremler haline dönüstürmenin yolunu bulmustu. Yillar önce Sirp asilli Amerikan bilimadami mucit Nikolai Tesla tarafindan gelistirilen bu "düsük frekansli elektromanyetik isinimla yüksek enerji nakli" teknigini,hem Ruslar hemde Amerikalilar uzun zamandir bir silah olarak kullanmanin yolunu ariyorlardi. Bu yöntemle çok uzaktan, hatta uzaydan genis alanlarda tahribat yapabileceklerdi. Ancak Pentagon yillardir çok güçlü bir silah gelistirmek amaciyla üzerinde çalistigi bu projeyi, bir yandan da barisçi "deprem indirgeme" sistemine uygulamak suretiyle tepkileri azaltmayi ve fonlama devamliligini saglamayi amaçliyordu. Bu nedenle proje önce Avusturalya'nin çiplak ve seyrek nüfuslu kirsal bölgelerinde denendi ve gelistirildi.
Daha sonra bunun deprem bölgelerinde denenmesine geldi sira.

Degisik zamanlarda Kafkaslar'da Okyanus tabaninda ve Güney Amerikadaki Ant daglarinda tektonik uyarilar verilmek suretiyle endüktif deprem yaratma konusunda büyük adimlar atildi. Bu arastirmalar Amerika'da HAARP ve diger askeri tesislerin kumanda merkezlerinden yürütülüyordu. Bu arada Türkiye, Japonya ve benzeri deprem bölgelerinde sismik ag sebekeleri kurularak bu bölgelerin tektonik verileri saniyesi saniyesine devasa bilgisayarlarin kayitlarina gönderilmeye baslandi. Universiteler ile ortak projeler gelistirilerek yüzlerce bilim adamina Amerikada deprem konusunda arastirma yapma bursu verildi. Ancak projenin gizliligi esasti. Bu nedenle tüm iliskiler paravan arastirma kurumlarinca yürütüldü. Ancak zaman zaman bilgi sizintisina da olanak verilerek halkin bu konuda genel fikri olmasi istendi.

Kobe'de ve daha baska yerlerde meydana gelen depremlerin arkasindaki gariplikler halkasi bu sekilde bazi çikar gruplarini, töre ve mafya örgütlerinin isi gibi gösterilmek istendi. Bundada büyük ölçüde basarili olundu. Ve gün geldi bu sistem Türkiye'de denenmek istendi. Bölge zaten bu amçla yillardir sismik espiyonaj altindaydi. Nitekim gelismeleri dikkatle takip edenler depremden hemen sonra milli istihbarat teskilatinin girisimleriyle türk telekomun Türkiyenin sismik bilgilerini pentegona ileten nato üssünün iletisimini nasil kestigini hatirliyacaklardir.

ABD'nin asil hedefi kuzey anadolu fay hattindaki deneyden elde edecegi bulgulari San Andreas fay hattinda uygulamaktir. Bu iside çok yüksek askeri gizlilik tasidigindan yürütme isi Israilli uzmanlara verilmistir. Gerekli makina ve donanim gizlice denizaltilarla Gölcük üstüne getirilerek yeralti-denizalti korunaklarina kuruldu. Türk makamlari durumdan detay baz''a haberdar degildi. Bunu Israillilerle yürütülen askeri tatbikatin bir parçasi olarak düsünüyorlardi belki de. Israil'le erikalilar gece sartlarinda elektro sismik haberlesme tatbikati yapacaklardi. Deney basarili olacagindan sonunda kimse normaldisi bir seyin oldugunu farketmeyecekti. Bu amaçla Gece Sahini Tatbikati'niin (Operation Night Hawk) saat 03:00'te baslamasi planlandi. Gece saat tam 03:00'te dügmeye basilacak ve Gece Sahini devreye alinacakti. O an uzay filmini andirir devasa cihazlar çalismaya basliyacak ve 1-2 dakika içinde de olusturduklari muazzam enerjiyle Marmara'nin altindaki tektonik tabakayi zayif yerlerinden kirip, aylardir olusan basinci disari atacaklardi. Böylece büyük bir deprem önlenmis olacakti. Ama o gece sabaha karsi bir seyler yanlis gitti. Ve beklenen gerçeklesmedi. Hersey bir anda olup bitmisti.

Doga kendini yönetmeye kalkanlardan bir kez daha intikam almisti. 45 saniye süren deprem, beklenenin 10.000 kat üstünde bir güçle gelmisti. Heryeri bir anda yerle bir etmisti. Zayiflayan ve titreyen elektrikler az sonra geri geldiginde, gece saat 03:05'I gösteriyordu. Daha bir kaç dakika öncesine kadar korunagin içinde sampanya patlatmayi bekleyenler, simdi korkudan buz gibi donmus, hareketsiz ayakta duruyorlardi. Kimsenin agzini biçak açmiyordu. On binlerce insan, çoluk çocuk, o an enkaz altinda can çekisiyor veya cansiz yatiyordu. Bu düsünce ile hepsi ürperdi. Bu tarihin en büyük felaketiydi; hemde insan eliyle yaratilan... Sessizligi Israilli komutanin buz gibi emri bozdu: "Lets pack! We're moving out! Call operation Q! Right now! Immediately! Stop whinning! Move, move, move!" (Toplanin!Kaçiyoruz! Q planina geçiyoruz... Simdi.. Hemen! Hadi, hadi!!!)

Iste o andan sonra çantalardan çikan "Q plani çalismaya basladi. Ilk önce bölgedeki tüm haberlesme ve elektrik enerjisi felç edildi. İlk 3 dakika içinde Israil Baskani Barak ve Birlesik devletler Baskani Clinton ile irtibat kuruldu. O anda Israil'de Ben Gurion'un Lod askeri havaalanindan 4 adet savas uçagi esliginde 2 nakliye uçagi havalaniyordu. 2 dakika sonra da israil deniz kuvvetleri ve NATO Güney Deniz Saha Komutanligina bagli tüm birlikler DEFCON-4 acil durumuna geçirildi.. Amerikan 6'nci filosuna bagli gemiler de rotalarini Istanbul'a çevirmek için Pentegon'dan emir aldilar.

Bu arada ilginç bir sey daha olmustu. Depremle ilgili haberler birbiri ardina gelirken, bir haber önce görünüp sonra kayboldu. 20 Agustos Cuma aksamı televizyonlar bir Israil uçaginin Ataköy açiklarinda denize düstügünü duyurdu. Ancak bir süre sonra haber kesildi ve uçagin akibeti ile ilgili bir daha haber alinamadi. Olaydan bir gün sonra Deniz Kuvvetlerinden bir dostum beni aradi ve bu olayda bir takim soru isaretleri bulundugunu, bu konunun perde arkasini arastirmami rica etti. Kisa süre sonra ulastigim bilgiler, gerçekten ilginçti. Uçak, düstükten kisa süre sonra teknesiyle o sirada Ataköy açiklarinda olan balikçi Abdullah kaptan tarafindan kurtarilmisti. Abdullah Kaptan olayi su sekilde anlatmisti: "Uçagin düstügünü görünce derhal yardima gittik. Uçagin kanatlari yara almisti. Hemen uçagi bagladik ve Zeytinburnu limanina çektik. Tesekkür beklerken küfür yedik. Ne oldugunu bile anlamadik." Bu konu o gece o bölgede görev yapan Sahil Güvenlik 4. Botunun sorumluluk alanindaydi.

ALINTIDIR
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
https://weareevil.yetkin-forum.com
FriiDdhanN
Admin
Admin
FriiDdhanN


Mesaj Sayısı : 52
Kayıt tarihi : 14/08/07

17 Ağustos Depremi Hakkında ilginç teoriler Empty
MesajKonu: Geri: 17 Ağustos Depremi Hakkında ilginç teoriler   17 Ağustos Depremi Hakkında ilginç teoriler Icon_minitimeC.tesi Ağus. 25, 2007 10:39 pm

HAARP (Kıyamet Teknolojisi) nedir?

Nikolai Tesla adlı bilim adamının araştırmalarının, başlangıç noktasını oluşturduğu teknolojidir. basitçe tesla, atmosfere bir manyetik dalga göndermiş ve bunun çok daha güçlü bir enerji olarak döndüğünü görmüştür. fakat tesla bunu insanlığın iyiliği için kullanmak istemiştir, 40km den 100 ampulu kablosuz yakması ve elektriğe meydan okuması, büyük şirketleri tedirgin etmiş ve tesla beş parasız ölmüştür. haarp şu an rusya ve amerika elinde büyük bir güçtür, en önnemli becerileri arasında;
- hava koşullarını yönetmek
- deprem oluşturmak
- insan beynini etkilemek
- dünyanın diğer ucundaki cihazları etkisiz hale getirmek, vardır.

HAARP'ın açılımı, Yüksek Frekanslı Aktif Aurora Araştırma Programı'dır.
Amerika Birleşik Devletleri tarafından Alaska'da kurulan sismik depremler oluşturabilen, doğal depremlerin daha fazla tahribat yapmasını önlemek amacı kılıfı altında yer altındaki enerjiyi teknoloji yardımı ile silah olarak kullanılabilir hale getirebilmek için oluşturdukları bir projedir.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
https://weareevil.yetkin-forum.com
FriiDdhanN
Admin
Admin
FriiDdhanN


Mesaj Sayısı : 52
Kayıt tarihi : 14/08/07

17 Ağustos Depremi Hakkında ilginç teoriler Empty
MesajKonu: Geri: 17 Ağustos Depremi Hakkında ilginç teoriler   17 Ağustos Depremi Hakkında ilginç teoriler Icon_minitimePaz Ağus. 26, 2007 1:14 pm

HAARP hakkında bende birşeyler duymuştum yani Tesla'nin amaci silah yapmak değildi sadece yer çekimini yok edip uçan bi makina yapmak gibi şeyler duydum ancak daha sonra silah olarak kullanılabileceği anlaşılmış...Tesla'yi ilk olarak 2.Dünya Savaşında Hitler ele geçirmek istemiş ancak Amerikalılar Tesla ve yardımcısı marconi'yi Venezuella'daki bir yanardağa götürüp orda bi laboratuar yapmış ve bu sismik silahin bitmesini beklemiş Wink
Bittikten sonra amerikalılar geliştirmiş ve böyle devasa boyutta bir güce sahip olan bi kıyamet makinasi yapmışlar tebrikler cheers
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
https://weareevil.yetkin-forum.com
 
17 Ağustos Depremi Hakkında ilginç teoriler
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası
 Similar topics
-

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
friendly forum :: Komplo Teorileri-
Buraya geçin: